Gebelere Aşılama Çağrısı 19.09.2021
06 Mayıs 2020
MESUDE ERŞAN
Türkiye’nin farklı bölgelerinden, Covid-19 kaynaklı çok sayıda gebe ölümü bildiriliyor. Gebelerdeki ölüm artışı, halen etkili Delta varyantına bağlanıyor. Geçen yıl bu kadar yoğun gebe ölümü görülmediğini belirten Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği (TJOD) Başkanı Prof. Dr. Ateş Karateke, “Covid-19, gebelikte anne ve bebeği için ölümcül sonuçları olabilen ciddi bir risk faktörü” dedi. Karateke, gebelik planlayanlara, gebelere ve tüp bebek isteyenlere mutlaka aşılarını yaptırma çağrısında bulundu.
34 ülkede gebelere yapılıyor
Halen Britanya, İspanya, İsveç, İsviçre, Norveç, Finlandiya, ABD ve Kanada’nın aralarında bulunduğu 34 ülkede, gebelere Covid-19 aşısı uygulanıyor. Bu ülkelerde gebelerin aşı olması sağlık bakanlıklarının politikası olarak teşvik ediliyor. Az sayıda ülke gebeliğin 12’inci haftasından sonra aşılanmayı öneriyor. Ancak ABD’nin de aralarında bulunduğu pek çok ülkede, gebeliğin herhangi bir döneminde yapılabiliyor.
18 ülkeden 2 bin 130 kadınla yapılan bir araştırmaya göre enfeksiyonu geçiren gebelerde ölüm, preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) ve erken doğum riski, geçirmeyenlere göre daha yüksek. Başka araştırmalar da hem Alfa hem de Delta varyantının gebelerde daha ağır sonuçlarını ortaya koyuyor.
Yoğun bakıma geçiş, anne ölümü, erken doğum, erken doğuma bağlı bebeğin taşıdığı hayati risklerden korunmada en etkili yöntemin aşılanmak olduğunu vurgulayan Karateke, şöyle konuştu: “Covid-19 ile ciddi şekilde hastalanan gebe kadınların büyük çoğunluğu aşısız. İleri yaş gebeliği, gebeliğe bağlı diyabet, KOAH, yüksek tansiyon, hipotirodi gibi hastalıkları olanlarda risk daha yüksek. Aşıların, gebeliğin ilk üç ayı dahil bebeğe, anneye, gebelik sürecine, doğuma olumsuz etkisinin bulunmadığına dair çok fazla yayın var. Kadınlarımız gebelik planlarken, gebeliğin her döneminde ve emzirirken aşılarını güvenle yaptırabilirler. İlgili yayınların hepsi mRNA aşısıyla yapılmış. mRNA aşıları, DNA’ya yapışmaz, entegre olmaz, antikor üretim sürecini etkiler. Çok sayıda ülkede bu aşılar yapılıyor. Onlar kadınlarını daha az mı seviyor?”
Gebelerde risk yüzde 70 daha yüksek
Gebelerin Covid-19’u ağır geçirme riskinin aynı yaşlardaki gebe olmayan kadınlara göre 70 kat daha yüksek. Gebe kadınlarda Covid-19 nedeniyle ölüm oranının binde 2 ile yüzde 2 arasında değiştiğini belirten Karateke, şunları kaydetti: “Bunlar oldukça yüksek rakamlar. Salgın ilk başladığında, gebelerde daha hafif geçirildiği görüşü vardı. Ama salgın devam ettikçe ve başka varyantlar geldikçe, gebelerde hastalığın ağır seyrettiğini gördük. Yoğun bakıma giriş, anne ölümleri ve erken doğum riskini yükseltiyor. Türkiye’de çok fazla gebe kaybı oluyor. Bizim kliniğimizde dört gebe kaybettik, halen yatan çok sayıda Covid-19 pozitif gebemiz var, biri de yoğun bakım ünitesinde. Kadınlarımız gebelikten önce, gebeliğin, lohusalığın ve emzirmenin herhangi bir döneminde güvenle aşılarını yaptırabilirler. “
Yoğun bakımdan çıkışları da zor
Gebelerin yoğun bakım süreçlerinin de kolay olmadığını anlatan profesör şöyle devam etti: “Annenin solunum sistemi, oksijenlenmesi bozulursa, rahim içerisinde bebek oksijensiz kalıyor. Hastalığı ağır seyreden annelerde bebek, destekle de olsa yaşayabilecekse önce sezaryenle alıyoruz. Anneyi sonra yoğun bakıma gönderiyoruz. Akciğerleri için yüzüstü yatırılmaları gerekiyor. Erken doğum ise ya bebeğin ölmesi ya da bazı sekellerin gelişebilmesi demek. Bebeği almak anneye yük. Gebelerin yoğun bakımdan çıkışları da çok daha zor oluyor.”
Gebeler aşı karşıtlarından daha fazla etkileniyor
Gebelik özel bir dönem. Buna bağlı pek çok endişe yaşayan anne adayları, aşı karşıtlarından daha çok etkileniyor. Aslı astarı olmayan iddiaların, söylentilerin ortalıkta dolaştığını belirten Karateke şöyle konuştu: “Bilimle bağdaşmayan, ortaçağ aklıyla söylenen lafları kabul etmiyoruz. Topluma zarar verdiğini düşünüyoruz. Aşı karşıtlarının bilimsel verileri yok. Kötü örnek oluyorlar. Farklı şeyler söylemek adına, sosyal medyaya çalışıyorlar. Aşılanma başlamadan önce derneğimiz üyesi 13 kadın hastalıkları ve doğum uzmanını Covid-19’dan kaybettik. Bu kadar net! Aşılamadan sonra sadece bir arkadaşımız vefat etti ama o da aşılanmamıştı, ozon terapisiyle korunmaya çalışıyordu. Her hafta bir-iki asistan arkadaşımız hastalanırdı. Şimdi iki ayda bir asistan arkadaşımız yakalanıyor, o da hafif geçiriyor.”
En az iki doz aşı öneriliyor
Türk Tabipleri Birliği (TTB), TJOD (Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği) ve HASUDER (Halk Sağlığı Uzmanları Derneği) geçtiğimiz günlerde yayınladıkları ortak raporda, ABD ve Britanya’da enfeksiyona karşı korumayı en üst düzeye çıkarmak için aşının gebelikte, mümkün olan en kısa sürede yapılmasını işaret eden çok sayıda araştırma bulunduğu vurgulandı. Araştırmalarda, aşılanmayı gebeliğin 12 hafta sonrasına kadar ertelemenin gerekli olduğuna dair kanıt sunulamadı. Raporda, “Covid-19 aşıları, ağır hastalığa karşı en iyi korumayı sağlar. Delta varyantına karşı bağışıklık sağlamak için en az iki doz gerekiyor” dendi.
Sağlık Bakanlığı’ndan şeffaf veriler bekleniyor
Öte yandan Sağlık Bakanlığı, pandemide gebe ve emziren annelerde Covid-19’un seyri ve sonuçlarını kamuoyu ile şeffaf paylaşmıyor. Kaç gebenin bu nedenle yaşamını yitirdiğini bilmiyoruz. Sadece bazı hekimler kendi klinik gözlemlerini ayrı ayrı paylaşıyor. Yine bakanlık gebe kalmayı düşünenler, gebeler ve emziren annelerin aşılanmasına teşvik için özel bir çalışma henüz yapmadı.
Kaynak: diken.com.tr